3 Ocak 2018 Çarşamba

Ayettullah Humeyni                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                            İRAN

Şimdilerde nükleer müzakerelere bir de birlikte ortalık yumuşamış olarak görülse de son yıllarda Amerika'nın en büyük düşman gördüğü devletlerden biri İrandir.Fakat bir zamanlar Amerika nın en yakın müttefiklerinden biri idi adeta bir sömürgesi uydusu gibiydi....
Bu durum 1979 yılı ocak ayında batı yanlısı Şah Rıza Pehlevi'nin reji
mi yıkılıp yerine Amerikan karşıtı şii din adamı Ayetullah Humeyni'nin iktidara getiren
islam devrimi ile değişti.Ayetullah, şiilikte en yüksek dini makamdır.Fetva verme yetkisi vardır.Ehlibeyt soyundan gelmeleri esastır. İranda günümüzde 1000 kadar Ayetullah vardır.Humeyni İran daki en büyük Ayetullah olarak bilinir.
İslam devrimi ile Hümeyni ismi silinmemek üzere dünyanın ve İran'ın hafızasına kazınmıştır.İran'daki islam devrimi'ne Amerikalılar hazırlıksız yakalanmıştır.Başta olan Şah Rıza Pehlevi, 1941'den devrime kadar ülkesinin başında olup, soğuk savaş boyunca batının yanında yer alıp Rusya'ya karşı bariyer olarak batılılarca kullanılmıştır.Üstelik batı Şah'ın modernleşmeci bir lider olarak diğer Ortadoğu ülkelerine örnek olma ihtimalinide çok sevmiştir.Arkasına aldığı batı rüzgarları ile beyaz devrim adını verdiği reformlara girişen, kadınlara daha çok hak verilmesi sağlık ve eğitimde reform toprak reformu gibi reformları içeren beyaz devrim ve batıdan yağan yardımlar ve paralarıla İran'ı bölgenin en gelişmiş ekonomilerinden biri olmayı başarmıştı.Yalnız buna rağmen reformlarının halk tabanında çatırdamalar neden olmaya başladı.Ülkedeki herşey Amerika'nın her taşın altından Amerika çıkıyordu.Reformlar sonucu topraklarını kaptıran toprak ağaları huzursuzluğu, ülkenin şii din adamları grubu bu liberalleşme programını diş biliyordu.Şahın ekonomik reformlarıyla palazlanan köylü ve şehirli orta sınıflarda zenginliğin getirdiği doğal uyanma ve iktidardan daha fazla pay ve daha çok siyasi özgürlük talep etmeye başlamışlardır.
Ülkede yaşanan zenginleşme ve ekonomik patlama Şahın ve çevresindekilerin ceplerine daha çok para inmesi ve ülkeyi  tıkanmasına sebep olmuş, halk buna isyan etmeye başlayınca Şah Amerikalı nın yardımıyla kurduğu gizli polis teşkilatı SAVAK yardımı ile rejim muhaliflerinin korkulu rüyası olmuştur.İşkence, tutuklama,  ve ölümler yağmur gibi halkın üstüne yağmaya başlamış ve her yerde baskı kurulmuştur.Bu durum ülkedeki şii muhalefetin kitleleri bir çatı altında toplanması ile kolay değişecekti.Önce Türkiye'ye ardından Irak ve son olarak da Fransa'ya sürgün edilen İmam Humeyni'nin işaret fişeği çakmasıyle ülkenin dini başkent sayılan Kum'daki öğrenciler ayaklandı.Şah polisi acımadı ve 20 kişinin hayatını kaydettiği bu gösteriler kısa zamanda milyonlarca kişinin katıldığı rejim karşıtı protesto dalgasına dönüştü.Batılılar bir şey olmaz diyorlardı ama kısa zamanda ülke devrime doğru ilerledi.Üstüne üstlük solcularda Humeyni'nin yanında yer alınca devrim gerçekleşti.31 ocak'ta muzaffer İmam Humeyni Paris'ten Tahran'a uçaktan indiğinde tekbirler getiren 3 milyon kişilik kalabalık tarafından karşılanıyordu.
Humeyni nin gelmesi ile monarşi tarihe karışmış, Humeyni'nin dizginleri ele almasıyla islamî bir teokrasi yönetimi kurulmuştur.Humeyni iktidarı ele alır almaz Amerika'yı büyük şeytan olarak ilan etmiş, Şahı Amerika'dan geri istemişlerdir.Öfkeli İranlı gençler Tahran'daki Amerikan büyükelçiliği'nin basarak elçilik personelini rehin almış yeni İran hükümeti, Şahı teslim edin rehinelerinizi alın diyordur.Amerika buna yanaşmayınca rehine krizi dallanıp budaklandı ve bir yıl boyunca gündemi meşgul etmiştir.Rehine krizi de yaşanan utanç, ekonomik sıkıntılar da birleşince Carter 1980 de koltuğunu bırakmak zorunda kalmıştır.Şahin Mısırda ölmesinin ardından rehine krizi de sona ermiştir.Humeyni ile birlikte İran'da bir islam rejimi kurulmuş yeni rejimin ortadoğu'daki tüm dengeleri altüst etmesine öfkelenen Amerika, Sovyetler komşu Irak'ın hayalperest diktatörü Saddam'aa 1980 yılı Eylül ayında Şattülarap su yolu ndaki sınır anlaşmazlığı bahane ederek İran'a saldıttırmıştır.Ancak Humeyni dişli çıkmış, toplam kaybının 1 milyona yaklaştığı amansız savaş sonunda 8 yıl sürmüş ve savaş İran-Irak savaşı ardından ateşkesle savaş bitmiştir.Bu savaşın ve rehine krizinin  ardından İran'da kurulan rejim daha da güçlenmiş ve bilenmiştir.
Humeyni, 1963 te SAVAK tarafından tutuklanmış önce Bursa'ya, ardından Irakta hazreti Ali türbesinin bulunduğu Necef'e sürgüne yollamıştır.Gençliğinde futbol oynamış ve Fransa'da sürgündeyken futbol maçları takip ettiği bilinir.Müslüman garson olmadıkça hiçbir restorantta yemek yememiş, gençliğinde Aristo ve Platondan fazlasıyla etkilenmiştir.Ayrıca İbni arabi ve Rumi nin eserlerinin etkisinde kalmıştır.Tefsir, fıkıh, islâm hukukunun kökleri, kelam, şiir, edebiyat devlet ve siyaset ile ilgili 200 civarında çalışma kaleme almıştır.Hayatı boyunca şatafat ve israftan uzak durmaya çalışmıştır.1988 de İngiltere'de şeytan ayetleri adlı bir kitap kaleme alan ünlü Hint yazar Salman Rüşdi'nin öldürülmesi için fetva vermiş.Fetvası 1998 de İngiltere'yle ilişkilerin düzentmek isteyen İran yönetimi tarafından kaldırılmıştır.
Humeyni 1989 da ölmüş  ve cenazesine en az 10 milyon kişi katılmıştır ve onun bıraktığı miras hala günümüzde devam etmektedir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Vladimir İlyich Lenin 1870 - 1924   1917  Sovyet Devrimi’nin lideri olan Vladimir Ilyich Lenin, Marksist düşünce ve siyaset adamıdı...